- tesirli
- sf.
Etkili
Eski terbiyeyi bilmesi de muhakkak tesirli oluyordu.
- A. Ş. Hisar
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Eski terbiyeyi bilmesi de muhakkak tesirli oluyordu.
- A. Ş. HisarÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
billuri — sf., esk., Ar. billūrī Billura benzer, billur gibi Bu taze kadın sesleri öyle güzel, billuri, ilahî duyulurmuş ki bunları hep birden dinlemek, deniz kızlarını işitmek kadar tesirli olurmuş. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
etkili — sf. Etkisi olan, tesirli, müessir Hayli etkili bir yer altı çalışması yapılıyormuş. A. İlhan Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller etkili olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
firaklı — sf. Üzüntülü, dokunaklı, içe işleyen ... başka türlü yazamazdı, canı isterse hem onun yazacağı çok tesirli, firaklı olurdu. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
muhakkak — sf., Ar. muḥaḳḳaḳ 1) Doğruluğu, gerçekliği kesin olarak bilinen, gerçekliği kesinleşmiş Muhakkak olan bir şey varsa herkese benzemediği idi. H. Taner 2) zf. Kesinlikle Eski terbiyeyi bilmesi de muhakkak tesirli oluyordu. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
etkili olmak — etkisi duyulmak, etkisini göstermek, tesirli olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ASALE — Zehiri çok tesirli ve korkunç olan yılan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ENFEZ — En nüfuzlu, daha tesirli … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HADD — Hudut. Çizgi. Sınır. * Cürüm. * Salahiyyet. * Şeriatça verilen ceza. * Derece. Son derece. Münteha. * İnsana ârız olan şiddet ve titizlik. * Def etme. Men etmek. * Keskin. Sivri. * Sert. Gergin. * Man: Üç tasavvurdan ibaret olan kıyas. * Ekşi. *… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HELHELE — Okuyucunun tesirli nağmeyi tekrar etmesi. * Unu seyrek elekten elemek. * Teenni ile encamını beklemek. * Bir şeye pek yaklaşıp çatmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEHEKKÜM — İstihza. * Tevbih. Şiddetle azarlama. Görünüşte ciddi, hakikatta alaydan ibaret olan eğlenme. * Edb: Tarizin tesirli olan kısmı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük