tutukluk yapmak — 1) silah çalışmaz olmak 2) aksamak, doğru dürüst veya istenen ölçüde gitmemek En çok da kaleminin hiç tutukluk yapmamasına seviniyordum. C. Uçuk … Çağatay Osmanlı Sözlük
dili tutukluk — is., ğu Dili tutuk olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
konuşma korkusu — is. Tutukluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
lüknet — is., esk., Ar. luknet Dilde pelteklik, tutukluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıcaklık — is., ğı 1) Sıcak olan şeyin durumu, etkisi veya sıcak olan şeyin niteliği, hararet Sobanın sıcaklığı. 2) Bir araçla veya cihazla ölçülebilen ısı derecesi, suhunet Havanın sıcaklığı. 3) Isı 4) Hamamlarda yıkanılan sıcak yer 5) mec. Sevgi, içtenlik … Çağatay Osmanlı Sözlük
teklemek — i 1) Sık fideleri seyrekleştirmek Mısırları tekledi. 2) nsz Motorda pistonun biri çalışmamak Motor tekliyor. 3) nsz Tabanca bozulup tutukluk yapmak 4) nsz, mec. Kalp düzenli çalışmamak 5) nsz, argo Kekelemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ELKEN — Dilinde tutukluk olan, kekeme, peltek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEKEME — t. Harfleri serbest söyliyemeyip tekrarlayan. Dilinde tutukluk olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LÜKNUNET — Kekeleme, pelteklik, dildeki tutukluk … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LÜKUNET — Dildeki tutukluk, pelteklik, kekeleme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük