ukubet

ukubet
is., esk., Ar. ˁuḳūbet
1) Ceza
2) sf., hlk. Çok çirkin

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • ukûbet — (A.) [ ﺖﺑﻮﻘﻋ ] ceza. ♦ ukûbet bulmak cezalandırılmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • UKUBET — (C.: Ukubât) İşkence, azab, eziyet. * Ceza …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TA'ZİR-İ UKUBET — Mükellef bir şahıs tarafından irtikâb olunup da şer an muayyen bir cezası bulunmayan bir suçtan dolayı ukubeten yapılan ta zirdir. Mücrimin bu hususta müslim ile gayr i müslim; hür ile âbid; erkek ile kadın olması müsavidir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • UKUBAT — (Ukubet. C.) Cezalar. İşkenceler, eziyetler. * Kısas ve şahsî cezalar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MESULAT — Azab, ukubet. Cezâ çekme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MİHAL — Kuvvet. Azab. Ukubet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NEKÂL — Şiddetli azab. İşkence ve ukubet. * İbret …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”