İki derin ve çocuk gibi siyah gözleri, kalın tüylü kaşları altından uysallıkla bakıyor.
- H. E. AdıvarHemen göze çarpan bir kırıtkanlık ve uysallık vardı.
- F. R. AtayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
eşref saati — is. 1) Bir işin olumlu yola girmesi için en uygun zaman 2) İş görecek kimsenin ters davranmayarak, güçlük çıkarmayarak uysallık gösterdiği zaman … Çağatay Osmanlı Sözlük
mazlumluk — is., ğu 1) Haksızlığa ve zulme uğramış olma durumu, ezilmişlik 2) mec. Sessizlik, uysallık … Çağatay Osmanlı Sözlük
mümâşat — (A.) [ تﺎﺵﺎﻤﻡ ] uysallık, suyuna gitme, alttan alma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ÂMİZİŞ — f. Uysallık, imtizaç, uyuşma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
