ünsüz — sf. 1) Ünü olmayan, gösterişsiz, şöhretsiz 2) is., dbl. Ses yolunda bir engele çarparak çıkan ses, sessiz, sessiz harf, konson, konsonant Birleşik Sözler ünsüz benzeşmesi ünsüz düşmesi ünsüz göçüşmesi ünsüz ikizleşmesi ünsüz tekleşmesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ses uyumu — is., dbl. Ünlü ve ünsüz uyumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
sessiz uyumu — is., dbl. Ünsüz uyumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyum — is. 1) Bir bütünün parçaları arasında bulunan uygunluk, ahenk, entegrasyon Gerçekten de sonsuz bir sessizlik, bir uyum, bir şiir sarmıştı ortalığı. N. Araz 2) biy. Bir cismin görüntüsünü tam ağ tabaka üzerine düşürebilmek için göz merceğinin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sessiz — sf. 1) Sesi olmayan, ses çıkarmayan 2) Ses, gürültü çıkarmadan yapılan Sessiz çalışma. 3) Az konuşan, suskun 4) Yumuşak huylu, kendi hâlinde ve sakin (kimse) Kız kardeşi Deniz Yolları levazımında çalışan sessiz bir adamla evlidir. M. Ş. Esendal… … Çağatay Osmanlı Sözlük