- velilik
- is., -ği
Veli olma durumu, velinin görev ve ödevi, velayet
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
VELAYET-İ KÜBRA — Büyük velilik. Akrebiyet i İlâhiyenin inkişafına bakan ve veraset i nübüvvetten gelen gayet kısa, fakat yüksek olan ve tarikat berzahına uğramadan zâhirden hakikata geçen velilik mesleği. (Sahabeler gibi)(Cadde i kübrâ, elbette velayet i kübra… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ermişlik — is., ği Ermiş olma durumu, evliyalık, velilik … Çağatay Osmanlı Sözlük
velayet — is., esk., Ar. velāyet 1) Velilik 2) Otorite 3) Yetke Birleşik Sözler velayetname … Çağatay Osmanlı Sözlük
velâyet — (A.) [ ﺖیﻻو ] 1. velîlik. 2. dostluk. 3. otorite … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
FERDİYET — Cenâb ı Hakk ın birliği. Vahdetle bütün kâinata birden tasarruf eden Allah ın (C.C.) sıfatı. (Bak: Tevhid.)Ferdiyet mânası insanlara isnad edilirse: Sadece bir olup, benzeri dünyada bulunmayan kimsenin sıfatı olur. Sadece Kur andan ders alarak… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SIDDÎKİYET — Sadâkat ve doğrulukta en ileri oluş. Çok sâdık olma hâli. Velilik mertebesinin nihâyeti. Peygamberlik mertebesinin bidâyeti olan makam. * Aşere i Mübeşşere nin birincisi ve ilk halife olan Hz. Ebubekir in (R.A.) nâmı ve sıfatıdır. * Çok doğru… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
VELAYET — Veli olan kimsenin hali. Velilik, dervişlik. * Dostluk. * Sadakat. * Başkasına sözünü geçirmek. Bir şeye kudret cihetiyle bizzat mutasarrıf olmak. (Bak: Veli … Yeni Lügat Türkçe Sözlük