verem

verem
is., tıp, Ar. verem
1) Herhangi bir organa ve en çok akciğerlere yerleşen Koh basilinin yol açtığı ateşli ve bulaşıcı bir hastalık, tüberküloz

Annemin, genç yaşta veremden ölen rahmetli amcasını görmedim.

- Y. Z. Ortaç
2) sf. Bu hastalığa tutulmuş, veremli

Verem bir kadının duyguları.

Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • verem — vȅrem m DEFINICIJA 1. reg. tuberkuloza, sušica 2. psih. stanje duboke sjete, duboka tuga kojoj se ne zna pravi razlog, početak ni kraj; tuga pregolema ONOMASTIKA pr. (nadimačka): Vèrem (Zagreb; Hercegovina), Vèren (Čakovec), Vèrēndić (Požega)… …   Hrvatski jezični portal

  • verem — (A.) [ مرو ] 1. şişkinlik, şiş. 2. verem, tüberküloz …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • verem olmak — 1) verem hastalığına yakalanmak 2) mec. sabırsızca davranmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • VEREM — (C.: Evrâm) şiş, yumru. * şişme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • uzak ağrı — verem hastaliyi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • EVRAM — (Verem. C.) Veremler, vücudda hasıl olan yumrular, şişler …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HAMAS — Verem. * Yumuşaklıkla ve kolaylıkla bir şeyi çıkarmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MÜTEVERRİMEN — Verem olarak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SÜHAF — Verem hastalığı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MÜTEVERRİM — (C.: Müteverrimin) (Verem. den) Kabarık, şiş. Şişiren. * Verem olmuş, veremli. Verem illetine giriftar olan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”