- yalayıcı
- sf.
YalayanBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çanak yalayıcı — sf. Dalkavuk İhsan bekleyen bu çanak yalayıcı, bu jurnalci yaratıklar köpeklik tarihinin yüzkarası idiler. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
kemik yalayıcı — is. Dalkavuk … Çağatay Osmanlı Sözlük
LİS — f. Yalayıcı, yalayan. Birleşik kelimeler yapılır. Meselâ: Kâse lis $ : Çanak yalayıcı. Dalkavuk … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çanak — is., ğı 1) Toprak, metal vb. bir maddeden yapılmış yayvan, çukurca kap Oradaki sigara çanağından bir Gelincik alıp yaktıktan sonra anlattı. B. Felek 2) Göz çukuru Kanlı çanaklarından fırlayan iri parlak gözleri, pek korkunç bakıyordu. Ö.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kemik — is., ği, anat. 1) İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. P. Safa 2) sf. Bu sert organdan yapılmış Kemik tarak. Birleşik Sözler kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
kemik yalayıcılık — is., ğı Kemik yalayıcı olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalayıcılık — is., ğı Yalayıcı olma durumu Birleşik Sözler çanak yalayıcılık kemik yalayıcılık … Çağatay Osmanlı Sözlük
kâselîs — (F.) [ ﺲﻴﻝ ﻪﺱﺎﮐ ] çanak yalayıcı … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KAS'A-LİS — Dalkavuk. Çanak yalayıcı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KÂSE-LİS — (Kâselis) f. Çanak yalayıcı. Çok yiyen, obur. Hırslı. * Dalkavukluk. Alçak huylu kimse. * Dilenci … Yeni Lügat Türkçe Sözlük