- yanlamasına
- zf.
Yan olarak, yana yatmış biçimde
Bir ayağını öteki dizinin üstüne, top namlusu gibi yanlamasına koyardı.
- Ç. Altan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bir ayağını öteki dizinin üstüne, top namlusu gibi yanlamasına koyardı.
- Ç. AltanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ara — is. 1) İki şeyi birbirinden ayıran uzaklık, açıklık, aralık, boşluk, mesafe 2) İki olguyu, iki olayı birbirinden ayıran zaman, fasıla 3) Kişilerin veya toplulukların birbirine karşı olan durumu veya ilgisi Öğrenciyle öğretmenin arasının daima iyi … Çağatay Osmanlı Sözlük
fifre — is., müz., Fr. fifre Yanlamasına çalınan, altı tane deliği olan, tahtadan bir tür flüt … Çağatay Osmanlı Sözlük
köşe minderi — is. Köşeye yerleştirilmiş kabarık büyük minder Köşe minderi üzerinde yanlamasına uzanarak yarı bitmiş cümlelerle bize bir mevzu verdi. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
takla — is. 1) Elleri yere koyduktan sonra ayakları kaldırıp vücudu üstten aşırtarak öne veya arkaya yapılan dönme hareketi 2) Otomobil, kamyon vb. devrilip yuvarlanma 3) Uçak, güvercin vb.nin uzunlamasına veya yanlamasına dönme hareketi Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tırnaklık — is., ğı 1) Bir kutunun kapağı üzerinde bulunan ve kapağın tırnakla çekilip açılmasını sağlayan yanlamasına çentik 2) Tırnak yeri 3) Namlunun üzerinde bulunan kertik … Çağatay Osmanlı Sözlük
yan yan — zf. Yanlamasına Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yan yan bakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
aborda etmek — 1) gemi yanlamasına yanaşmak Gemi rıhtıma aborda etmişti. 2) argo bir kimseye veya bir şeye sokulmak, yanaşmak, yaslanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
arış arkag — eriş argaç, dokumanın yanlamasına atılan ipleri. I, 61 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ABORDA — İtl. Deniz teknelerinin rıhtıma, iskeleye veya başka bir tekneye yanlamasına yanaşması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük