- yapışmak
- nsz
1) Yapışıcı olan veya yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak
Zarfın iyice yapışıp yapışmadığına o kadar dikkat etti ki...
- S. F. Abasıyanık2) -e İyice yaklaşmak, sokulup değmekGeri geri giderek duvara yapıştı.
3) -e Aralık bırakmayacak biçimde üzerine dokunmakIslanan tül gömleği pembe vücuduna yapıştı.
- Ö. Seyfettin4) -e Bir iş yapmak amacıyla, hevesle bir şeyi eline almakDişlerine oltayı almış, tekrar küreklere yapışmıştı.
- S. F. Abasıyanık5) -e Sıkıca yakalamak, tutmak, sarılmakNiçin yalan söylüyor, bu zavallıya iftira ediyorsun, diye kulağıma yapıştı.
- Ö. Seyfettin6) mec. Birini rahatsız etmek, sataşmak, peşini bırakmamak, musallat olmakBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.