yapmacıklı

yapmacıklı
sf.
İçtenliği olmayan, içten olmayan

Öyle ince yapmacıklı aktris tavırlı, sahte bir kız değildi.

- Ö. Seyfettin

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • cali — sf., esk., Ar. caˁlī Yapmacıklı, düzme, sahte Dudaklarında gergin, cali bir tebessümle ilerledi. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hahha — ünl. Alaylı, yapmacıklı gülerken çıkan ses …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofistike — sf., Fr. sophistiqué 1) Aşırı ölçüde yapmacıklı davranan (kimse) 2) Aşırı karmaşık olan (durum) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yılışkan — sf. Hoşa gitmek düşüncesiyle sürekli olarak ve yapmacıklı bir biçimde gülen kimse Onlar ne arsız, ne yılışkan ve yırtık gülmelidirler; ne de somurtmalıdırlar. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • naza çekmek — (kendini) istekli olduğu hâlde yapmacıklı davranışlarla isteksiz gibi davranmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MUTASANNİANE — f. Yapmacıklı olarak, tasannu ederek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”