yaş üzüm

yaş üzüm
is.
Taze üzüm

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • üzüm — is., bit. b. Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi Birleşik Sözler üzüm asması üzüm çekirdeği üzümgüneşi üzüm hoşafı üzüm kompostosu üzüm kurusu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yaş — 1. sf. 1) Nemli, ıslak, kuru karşıtı 2) Kendi suyunu, canlılığını yitirmemiş, kurumamış, kurutulmamış, taze 3) is. Gözyaşı 4) argo Kötü Bugün işler yaş. 5) argo Zor Birleşik Sözler yaş çayır yaş kesim yaş pasta yaş sebze …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Telat Üzüm — (born 12 February 1963) is a Turkish football manager.As a player he played for clubs like 1. FC Köln and Fenerbahçe SK.As a coach he was an assistant coach at Beşiktaş J.K. and Bayer Leverkusen.He also coached youth clubs in Germany, later on he …   Wikipedia

  • kuru üzüm — is. 1) Haşlanıp ardından güneşte kurutulmak suretiyle hazırlanan iri veya küçük taneli üzüm 2) Yaş üzümün kurutulmuşu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Raki (alcoholic beverage) — Raki (Turkish: rakı IPA2|rakɯ) is a non sweet usually anise flavored apéritif that is produced by twice distilling either only suma or suma that has been mixed with ethyl alcohol in traditional copper alembics of 5000 litres (1320 US gallon, 1100 …   Wikipedia

  • Rakı — Saltar a navegación, búsqueda Botellas de rakı Rakı (o Raki) es un licor anisado[1] célebre en Turquía. En turco, raki se escribe como Rakı , pero en el extranjero a menud …   Wikipedia Español

  • kagıl — üzüm asmaları bağlanan yaş söğüt dalı, I, 409 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • SER' — Üzüm çubuğu. * Yaş ve taze çubuk. * Yumuşak bedenli yiğit. * Uzun boylu adam …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • salxım — is. Üzüm gilələrinin bir budaqcıqdakı topası. Şanı salxımı. Sarıgilə salxımı. – Üzüm salxımları budaqlardan sallanaraq ağacları yolka kimi bəzəyir. . . S. S. A.. Cabbar içəri girən kimi, Çimnaz süfrədə qalan. . . üzüm salxımını götürüb ona uzatdı …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • kuru — sf. 1) Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı Yanakları kuruydu fakat gözleri tamamıyla siyah yaştı. H. E. Adıvar 2) Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan Kuru çöl. Kuru tepeler. 3) Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”