yatırmak

yatırmak
-i, -e
1) Bir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak

Çocuğu bir kenara yatırdım ve kadını omuzlarından tutup bir taşa dayadım.

- Y. K. Karaosmanoğlu
2) -i, -de Uyutmak

Gece beni en üst katta bir odada yatırdılar.

- Ö. Seyfettin
3) -i Eğmek, yatık duruma getirmek

Yağmur ekinleri yatırdı.

4) -i Konuk etmek
5) Parayı, işletmek amacıyla bir yere vermek

Eline geçen serveti ... emlaka yatırıyordu.

- E. E. Talu
6) Parayı bir kuruluşa vermek, teslim etmek

Telefon parasını PTT'ye yatırdım.

7) Bir yiyeceği korumak veya tatlandırmak amacıyla tuz, soğan, yağ vb.nde bir süre bekletmek

Pastırmayı çemene yatırmak.

8) -i Düzeltmek, bastırmak, yassıltmak

Kemal Rıfat avucunun içiyle saçlarını yatırıyor.

- A. İlhan
9) Harcamak

Sınırlı hoca aylığının yarısını her ay kitaplara yatırır.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”