yayımlamak

yayımlamak
nsz
1) Kitap, gazete, dergi vb. şeyleri basmak ve dağıtmak, neşretmek

Türk Dil Kurumunun yeni yayımladığı kitapları gördüm.

2) -i Dinlenilecek, görülecek şeyleri radyo ve televizyonla sunmak, bildirmek, duyurmak
3) Resmen bildirmek, açıklamak, ilan etmek

Kararname yayımlamak.


Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • çıkarmak — den 1) Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak Cebinden maroken kaplı bir defter çıkardı. Ö. Seyfettin 2) i Sonunu getirmek Bu para ile ayı çıkarırız. 3) i Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek 4) i Bulmak, ortaya koymak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kitaplaştırmak — i Kitap durumuna getirmek, kitap olarak yayımlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • neşretmek — i, der, esk., Ar. neşr + T. etmek 1) Yaymak, dağıtmak, saçmak 2) Yayımlamak Alacağımız fazla haberleri yine neşredeceğiz. A. Gündüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • paket program — is. Banda veya filme alınıp gerektiğinde radyo ve televizyonda yayımlamak üzere hazırlanmış program …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yayımlama — is. Yayımlamak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mikrofona koymak — hikâye, roman, oyun vb. eserleri radyo için elverişli duruma getirip yayımlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tebligatta bulunmak — bildirim yayımlamak, bildirimden haberdar etmek, bildirim göndermek 7 Temmuz 1919 tarihinde, şu umumi tebligatta bulundum. Atatürk …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sütununu açmak — yer vermek, yayımlamak Sanat dergilerinden biri bir ara, genç şairlere sütunlarını açmıştı. B. R. Eyuboğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tefrika etmek — yazı dizisi, roman vb.ni gazete ve dergilerde bölümler hâlinde yayımlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • banttan vermek — genellikle radyo ve televizyonda banttan yararlanarak daha önceden alınmış bir sesi veya görüntüyü yayımlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”