ateş — is., Far. āteş 1) Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık, od, nâr Uygarlık ateşten doğmuştur. 2) Tutuşmuş olan cisim 3) Isıtmak, pişirmek için kullanılan yer veya araç Yemeği ateşten indirdim. 4) Patlayıcı silahların atılması Top… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaylım — is. 1) Yayılma, dağılma işi Narayı müteakip müthiş bir küfür yaylımı, daha ardından feryat ve figan... S. M. Alus 2) hlk. Yaylak, otlak Birleşik Sözler yaylım ateş yaylım ateşi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaylım ateşi — is. Yaylım ateş Sofrada sana karşı epeyce şiddetli bir yaylım ateşinin açılışına şahit oldum. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
salvo — is., ask., İt. salvo Genellikle topla yapılan yaylım ateş Ben, düşman donanmalarının göğüslerimize savurduğu salvoları da seyrettim, onları da seyrettim, onları da dinledim. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük