yedmek

yedmek
-i, -er, hlk.
1) Çekerek peşinden götürmek, yedeğinde götürmek
2) mec. Yanında, beraberinde götürmek

Burhan'ın kolu Ayşe'ye düşmesin diye sımsıkı sarılmış, yalnız bir arkadaş ve kardeş gibi değil, aynı zamanda bir sevgili rikkatiyle onu yediyordu.

- H. E. Adıvar

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • yedmek — yapışup çeküp götürmek, delalet etmek, çekmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yedmek — bohça veya heybeyi toparlamak, uçlar ını birleştirmek III, 434bkz: yedi şmek, yedilmek, yidmek yeğ, üst, üstün, daha lyl, lyl, hayırlı I, 59, 337, 384; II I, 43, 133, 144, 160 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yidamak — yedmek, redif etmek, çekmek, gezdirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yedme — is. Yedmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yedilmek — dikilmek ve içine e şya konulmak III, 77bkz: yedi şmek, yedmek, yidmek …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yedişmek — kenar dikmekte yardım etmek III, 70, 71bkz: yedilmek, yedmek, yidmek …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yidmek — bohça veya heybeyi toparlamak, uçlar ını birleştirmek III,443bkz: yedişmek, yedilmek, yedmek iğ, I, 48, 85bkz: ig, ik, yik gemin damağa gelen parçası III, 144 çiğ, pişmemiş. I, 338; III, 144bkz: yik …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • MAKADE — Davar yedmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”