- yorgunluk
- is., -ğu
Çalışma vb. sebeplerle bireyin ruh ve beden etkinlikleri açısından verimlilik düzeyinin azalması
Yorgunluktan ikimiz de pelteye döndük.
- S. M. AlusBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yorgunluk
Look at other dictionaries:
yorgunluk kahvesi — is. Dinlenmek amacıyla çalışmaya ara verildiğinde içilen kahve Ağa bize birer yorgunluk kahvesi ikram etse de dinlensek. R. Enis … Çağatay Osmanlı Sözlük
yorgunluk çıkarmak — 1) dinlenmek Mesela şimdi yorgunluk çıkarmak için yıkanmak istersiniz. R. H. Karay 2) yaptığı işten, yorgunluğu unutturan, sevindirici bir sonuç almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yorgunluğunu çıkarmak — yorgunluk çıkarmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
arukluk — yorgunluk, I, 150; I I, 316 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ARAS — Yorgunluk, bitkinlik. * Hayranlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
FEDAME (FEDUME) — Yorgunluk. * Tembellik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KELÂL — Yorgunluk. Bitkinlik. Usanç. * Göz nuru zayıf olmak, yorgun olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KELÂLET — Yorgunluk. Bitkinlik. Usançlık. * Bıçak ve kılıç gibi şeylerin kesmez olması. * Akrabalığı uzak olanlar. (Amcazâdeler topluluğu gibi). * Kör ve kesmez olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LÜGUB — Yorgunluk, açlık, meşakkat. Ta b … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜT'İB — Yorgunluk veren, yoran … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
