- yulaf
- is., bit. b., Rum.
1) Buğdaygillerden, en çok hayvan yemi olarak yetiştirilen otsu bitki (Avena sativa)2) Bu bitkinin tanesiBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yulaf — is. bot. At yemi kimi istifadə edilən, habelə dənindən yarma hazırlanan dənli bitki. Yulaf samanı. Yulaf əkini … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
yulaf unu — is. Kurutulmuş yulaf tanelerinin öğütülmesiyle elde edilen un … Çağatay Osmanlı Sözlük
ALLAF — Yulaf satan kimse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MA'LUFE — Yulaf verilen davar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yulaflıq — is. Yulaf əkilmiş yer, yulaf əkini … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
başak — is., ğı 1) Arpa, buğday, yulaf vb. ekinlerin tanelerini taşıyan kılçıklı başı Toprak üstünde ne tütün fidanı ne buğday başağı bırakmışlar. A. Ş. Hisar 2) hlk. Tarlalarda, bağlarda dökülmüş veya tek tük kalmış olan ürün Birleşik Sözler salkım… … Çağatay Osmanlı Sözlük
buğdaygiller — is., ç., bit. b. Bir çeneklilerden, örneği buğday, yulaf, arpa, pirinç, çavdar, mısır, ayrık ve çayır otları, kamış, bambu olan, çiçekleri başak durumunda büyük bir bitki familyası … Çağatay Osmanlı Sözlük
cin — 1. is., İng. gin Buğday, arpa, yulaf vb.nden elde edilen ve ardıçla kokulandırılan bir tür alkollü içki, ardıç rakısı Birleşik Sözler cin darısı cin mısırı 2. is., din b., Ar. cinn 1) Dinî inanışa göre duyularla kavranamayan, insanlar gibi irade… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tahıl — is., Ar. daḫl Buğday, arpa, mısır, yulaf, çavdar, pirinç vb. hasat edilen ürünler ile tohumlarının genel adı, hububat Birleşik Sözler tahıl ambarı tahıl yemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
un — is. Öğütülerek toz durumuna getirilmiş tahıl ve başka besin maddeleri İstanbul da mısır unundan baklava yapılırmış, diye bir gün köye geldi. S. F. Abasıyanık Birleşik Sözler un çorbası un helvası esmer un has un özlü un … Çağatay Osmanlı Sözlük