- yüreklendirmek
- -i
Birine yüreklilik, cesaret vermek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yürek vermek — yüreklendirmek, cesaretlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
cesaretlendirmek — i Yüreklendirmek, yiğitlendirmek, cesaret vermek Reis memnun oluyor ve kâtibi biraz daha cesaretlendirmek ister gibi görünüyordu. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
hoppala — is. 1) Bebeklerin içine konup zıplayarak eğlenmelerini sağlayan yaylı araç 2) ünl. Küçük çocuklar atlarken onları yüreklendirmek için söylenen bir söz Atla bakayım ... Hoppala! 3) ünl. Şaşma ile birlikte kınama anlatan bir söz Hoppala, bu da yeni … Çağatay Osmanlı Sözlük
teselli mükâfatı — is. Bir yarışma vb.nde kazanamayana onu yüreklendirmek amacıyla verilen ödül … Çağatay Osmanlı Sözlük
yiğitlendirmek — i Yüreklendirmek, cesaretini artırmak, cesaretlendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
teşci etmek — cesaret vermek, cesaretlendirmek, yüreklendirmek Vali tevazu ve istihza ile karışık tebessümlerle, alkışlarla onu bir teşci etti ki!.. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
moral vermek — bir kimsenin ruhsal direnme gücünü artırmak, cesaretlendirmek, yüreklendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
cesaret vermek — (birine) birinin yılgınlığını gidermek, birini yüreklendirmek Sabahın ışıkları bana yeniden bir cesaret verdi. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
gayret vermek — isteklendirmek, özendirmek, yüreklendirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kul sıkışmayınca (veya daralmayınca veya bunalmayınca) Hızır yetişmez — sıkıntıda olanları avutmak ve yüreklendirmek için söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük