- zelzele
- is., coğ., Ar. zelzele
Deprem
İstanbul'un son büyük zelzelesinden konuşuyorlardı.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
İstanbul'un son büyük zelzelesinden konuşuyorlardı.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ZELZELE — Yer sarsıntısı. * Sarsma.(Sual : Mâdem bu zelzele musibeti hatâların neticesi ve keffaret üz zünubdur. Mâsumların ve hatâsızların o musibet içinde yanması nedendir? Adâletullah nasıl müsaade eder? Yine manevî cânipten elcevab: Bu mes ele sırr ı… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
zelzele — (A.) [ ﻪﻝﺰﻝز ] deprem … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
HAREKET-İ ARZ — Zelzele, deprem, yer sarsıntısı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RECEFE — Zelzele. * Ortalığı sarsacak kışkırtmalar yapmağa ircaf denir. Yalan, yanlış haberlerle umumî efkârı şaşırtıcı neşriyatlara ise Eracif denmektedir. (Bak: Mürcif … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZÜLZAL — Zelzele, deprem, sarsılma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZİLZAL — Zelzele, sarsıntı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Sezen Aksu — Pour les articles homonymes, voir Aksu. █ … Wikipédia en Français
deprem — is., coğ. Yer kabuğunun derin katmanlarının kırılıp yer değiştirmesi veya yanardağların püskürme durumuna geçmesi yüzünden oluşan sarsıntı, yer sarsıntısı, hareket, zelzele Birleşik Sözler deprem bilimi deprem bölgesi depremçizer deprem… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mahalle mektebi — is., esk. Mahallede bulunan ilkokul Henüz beş yaşında mahalle mektebinde okurken, öğleye yakın zelzele olmuştu. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
uğramak — e 1) Yola devam etmek üzere, bir yerde kısa bir süre kalmak Üç günde yalnız üç vapur iskeleye uğradı. S. F. Abasıyanık 2) Bir yerin yanından, yakınından, içinden geçmek Ona kapıdan şöyle bir uğramak isterdim. H. Taner 3) Fırlayarak çıkmak, dışarı … Çağatay Osmanlı Sözlük