- avukat tutmak
- adli işlemleri gereğince yerine getirmek için bir avukata vekâletname verip onu yetkili kılmak
Kasabadan Bilal Efendi'yi avukat tuttular.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kasabadan Bilal Efendi'yi avukat tuttular.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
avukat — is., huk., Fr. avocat 1) Hak ve yasa işlerinde isteyenlere yol göstermeyi, mahkemelerde, devlet dairelerinde başkalarının hakkını aramayı, korumayı meslek edinen ve bunun için yasanın gerektirdiği şartları taşıyan kimse 2) mec. Gerekmediği hâlde… … Çağatay Osmanlı Sözlük