- cila vermek
- aydınlatmak
Çocukluk günlerin hatırası zihinlerine cila vermişti.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çocukluk günlerin hatırası zihinlerine cila vermişti.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
cila — is., Ar. cilāˀ 1) Bir şeyi parlatmak için kullanılan kimyasal bileşik 2) Parlaklık 3) mec. Gereksiz süs, gösteriş Birleşik Sözler cila topu cila yağı mum cilası tabanca cilası Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller cila vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikaklamak — düzelemek, cila vermek, egelemek, saykal etmek, perdaz eylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
vurmak — e, ur 1) Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak Masaya vurmak. Birinin başına vurmak. 2) i Ses çıkarmak için bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca çarpmak Kapılarını vurmadan, kartını göstermeden, kademeye aldırmadan odalara… … Çağatay Osmanlı Sözlük