- dâhil etmek
- içine almak, katmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dâhil — is., Ar. dāḫil 1) İç, içeri Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar... Atatürk 2) zf. İçinde, ... ile birlikte Bütün bu insanlar, amcası dâhil tiyatroda perdenin açılmasını bekler gibidir … Çağatay Osmanlı Sözlük
etmek — nsz, der 1) Bir işi yapmak Şemsi, sıra düştükçe emlak komisyonculuğu ediyordu. H. Taner 2) İyi, kötü zarflarıyla birlikte davranmak İyi ettiniz de geldiniz. 3) i Bulmak, erişmek Hemşerileri gelir, kemençe gibi bir çalgıyla sabahı ederlerdi. R. H … Çağatay Osmanlı Sözlük
hulul etmek — girmek, dâhil olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
İDHAL — Dâhil etmek. İçine almak. Sokmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AHZETMEK — Almak. Tasarrufuna dahil etmek. Tahsil etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
CA'L — Yaratmak, halk. * Almak. * İş işlemek. Yapmak. * Bu kelime Kur ân ı Kerim de onüç vecihle kullanılmıştır:1 Tafak ve ahz (inşâ ve ikbal) mânasına; bir işi işlemeğe müteveccih olup başlamak ve işler olmak.2 Halketmek, yaratmak.3 Kavl ve irsal.4… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAZMİN — Kefil olmak. * Zarar verdiği kimsenin zarar ve ziyanını ödemek. * Edb: Başkasına ait bir mısra veya beyti intihâl ve tevârüd olmaksızın kendi şiirine alma san atı. * Bir şeyi bir şeye dâhil etmek. * Zararı ödetmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
iç — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
KÜRUZ — Dühul etmek, girmek, dâhil olmak. * Bir kimseye ilticâ etmek, sığınmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NÜŞUB — Dühul etmek, girmek, dâhil olmak. * İlgilendirmek, alâkalandırmak, taalluk etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük