- ima etmek
- dolaylı anlatmak, anıştırmak, ihsas etmek
Öyle bir şey olsa laf arasında muhakkak ima ederdi.
- H. Taner
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Öyle bir şey olsa laf arasında muhakkak ima ederdi.
- H. TanerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
îmâ — (A.) [ ﺎﻤیا ] dolaylı anlatım, işaret. ♦ îmâ etmek işaret etmek, göstermek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ima — is., Ar. īmāˀ 1) Dolaylı olarak anlatma, üstü kapalı olarak belirtme, işaretleme, anıştırma, ihsas Başkalarına ima ile bile söylemekten çekindiğim en mahrem şeyleri bilen insandın sen. P. Safa 2) Açıkça belirtilmeyen, dolaylı olarak anlatılan şey … Çağatay Osmanlı Sözlük
İMA — İşaret etmek. İşaretle anlatmak. İşaret … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ihsas etmek — sezdirmek, ima etmek Bunların hepsini bana beş on kelimeyle ihsas etti. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
anıştırmak — i Bir şeyi açıkça söylemeyip üstü kapalı anlatmak, dolaylı anlatmak, ima etmek, ihsas etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sizğurmak — nakş etmek, ima etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
imlemek — i 1) İm koymak, imle göstermek 2) Dolayısıyla anlatmak, ima etmek Bu tür kısaltmalar, adları geçenlerin, yakından tanıdığımız kişiler olduğunu imler. T. Uyar … Çağatay Osmanlı Sözlük
dolaylı anlatmak — anıştırmak, ima etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yengen olur! — argo bayanla yakın ilişkisi olduğunu ima etmek için kullanılan söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
TELMİH — (C.: Telmihât) Lâyıkiyle ve kâmilen keşfedip nazara arzetmek. * Bir şeyi açıkça söylemeyip başka bir mâna ifade için söz arasında mânalı söylemek. İmâ ile söz arasında başka bir mânayı ifade etmek. * Edb: İbârede bahsi geçmeyen bir kıssaya,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük