- kalbur gibi
- delikleri olan, delik deşik
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kalbur — is., Ar. ġirbāl Tahıl ve başka iri taneli maddeleri elemek için kullanılan büyük delikli veya seyrek telli elek Birleşik Sözler kalburabastı kalbur kemiği kalburüstü mısır kalburu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kalbur gibi kalbura çevirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalbur kemiği — is., anat. Alın kemiğinin arkasında, kalbur gibi küçük delikleri olan, kafatasının alt ve ön bölümünü oluşturan kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
ÇENBER — f. Daire, def ve kalbur gibi şeylerin tahtadan olan dairesi. * Fıçı ve tekerlek gibi şeylere takviye edip, dağılmalarını önlemek için etrafını çevirecek tarzda geçirilen demir veya tahta halka. * Başa ve boyna bağlanan yemeni. * Esirlik, bağlılık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
andıg — elek, kalbur gibi şeylerln kasnağı I, 118 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kemik — is., ği, anat. 1) İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. P. Safa 2) sf. Bu sert organdan yapılmış Kemik tarak. Birleşik Sözler kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
tekerleme — is. 1) Tekerlemek işi 2) Çoğunlukla basmakalıp söz Bazısının konuşması, tekerleme hâlinde tekrar ettiği birkaç kelimeden ibarettir. R. N. Güntekin 3) Birbiriyle uyumlu hazır söz kalıbı Çocuklar, türkülü bir tekerleme ile karşılarlar leyleklerin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kasnak — is., ğı 1) Enli çember 2) Kalbur, tel vb. şeylerin tahta çemberi 3) Nakış işlemek için gergef gibi kullanılan, kumaşı germeye yarayan, tahtadan çember 4) mim. Bir sütunun gövdesini oluşturan silindir biçimindeki taşların her biri 5) mim. Kıyıları … Çağatay Osmanlı Sözlük
HASASET — İhtiyaç. Yoksulluk. Züğürtlük. * Rahne. * Kalbur ve elek gibi şeylerdeki küçük delik, gedik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük