- meydan açmak
- sebep olmak
Bu hareket, daha ileride kim bilir ne boğuşmalara meydan açacaktır?
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bu hareket, daha ileride kim bilir ne boğuşmalara meydan açacaktır?
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
meydan — is., Ar. meydān 1) Alan, saha Yüz binlerce asker sokakları, meydanları, kırları dolduruyordu. Ö. Seyfettin 2) Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri Şehir kapılarının önündeki meydanlarda davul zurna çalınıyor, cirit, bar oynanıyordu. A. H.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bayrak — is., ğı 1) Bir milletin, belli bir topluluğun veya bir kuruluşun simgesi olarak kullanılan, renk ve biçimle özelleştirilmiş, genellikle dikdörtgen biçiminde kumaş, sancak Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır / Toprak eğer uğrunda ölen varsa… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cephe — is., Ar. cebhe 1) Bir şeyin veya yapının ön tarafta bulunan bölümü Başını kaldırarak köşkün karanlık cephesine baktı. P. Safa 2) Belli bir düşünce, istek çevresinde sağlanan beraberlik 3) mec. Yan, yön, taraf Hakikatin binbir cephesi ve başka… … Çağatay Osmanlı Sözlük