- nefret duymak
- birinden tiksinmek, hoşlanmamak
Gönlümde o zamana kadar duyduğum nefret yerine büyük bir korku titriyordu.
- M. Ş. Esendal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Gönlümde o zamana kadar duyduğum nefret yerine büyük bir korku titriyordu.
- M. Ş. EsendalÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
nefret — is., Ar. nefret 1) Bir kimsenin kötülüğünü, mutsuzluğunu istemeye yönelik duygu 2) Tiksinme, tiksinti Şimdi bu satırlarımı hiddetle, nefretle, iç bulantısı ile yazıyorum. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller nefret duymak nefret etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
nefret etmek — 1) birine veya bir şeye karşı nefret duygusuyla dolu olmak Şu dakikada senden nefret ediyorum, senden böyle hareket beklemezdim. P. Safa 2) tiksinti duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük