- pabuç bırakmamak
- (birine) yapacağından vazgeçmemek, hiçbir şeye aldırmamak, korkmamak
Olur olmaz adama pabuç bırakmaz.
- S. F. Abasıyanık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Olur olmaz adama pabuç bırakmaz.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kuru gürültüye pabuç bırakmamak — bir durum karşısında telaşsız, korkusuz, dilediğince davranmak Köse Mümeyyiz öyle denemeden kuru gürültüye pabuç bırakır takımından değildi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
pabuç — is., cu, Far. pāpūş 1) Ayakkabı Ökçesi basık pabucunun içinde kara ve çatlak topuklu ayakları ellerinden ziyade ortadadır. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Masa, sandalye vb. mobilyaların ayaklarına takılan metal veya plastik eklenti 3) fiz. İletken… … Çağatay Osmanlı Sözlük
patırtıya pabuç bırakmamak — önemli bir tehlike yaratmayacağını bildiği kışkırtmalara, yıldırmalara aldırmayıp bildiğini yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gürültüye (veya patırtıya) pabuç bırakmamak — tkz. korkutmalara aldırış etmeyip dilediği gibi davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gürültü — is. 1) Aralarında uyum bulunmayan düzensiz seslerin bütünü, patırtı, şamata Gemi baş döndüren bir gürültüyle indi sulara. Ç. Altan 2) mec. Birçok kişinin karıştığı kavga, karışıklık veya tartışma İşçiler arasındaki gürültü. Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuru gürültü — is. Gereksiz, önemsiz, sonu alınamayacak söz veya davranış Bu konuşmalar onun için bir kuru gürültüden ibaretti. Y. K. Karaosmanoğlu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kuru gürültüye pabuç bırakmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
patırtı — is. 1) Herhangi bir biçimde veya ayakları yere kuvvetle basarak yürüme sonucu çıkan gürültü 2) Pat pat çıkan ses Dışarıdan akseden birtakım motosiklet patırtılarıyla ikimiz birden yerimizden fırlayıp merdiven başına koştuk. Y. K. Karaosmanoğlu 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük