- tekrar etmek
- yeni baştan söylemek veya yapmak
Sözünü hemen her gün tekrar etmekten kendimi alamıyorum.
- Y. K. Karaosmanoğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Sözünü hemen her gün tekrar etmekten kendimi alamıyorum.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tekrar — is., Ar. tekrār 1) Aynı olayın, işin, hareketin yeniden ortaya çıkışı, tekrarlanması Gerçi hayat kitaba sığmayacak kadar geniştir fakat tekrarlarla doludur. A. Haşim 2) Bir konuşma veya yazıda aynı düşünceyi, kelimeyi birçok defa söyleme 3) zf.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
virdizeban etmek — bir şeyi veya konuyu sık sık tekrar etmek, dile dolamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
izhar etmek — açığa vurmak, belirtmek, göstermek Ayrılırken tekrar görüşmek arzusunu kuvvetle izhar ettiler. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
tembih etmek — bir şeyin belli biçimde ve yolla yapılmasını istemek, söylemek, uyarmak Ertesi gün ayrılırken tekrar oradan geçmemi sıkı sıkı tembih ediyorlar. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
yinelemek — i Bir işi bir kez daha yapmak, tekrar etmek Loş alanda gidiyor, geliyor, yineliyordu rolünün bütün sözlerini. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
yankilamak — tecdid, tekrar etmek, termim, tâmir … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜKEBBİRE — Büyük camilerde müezzinlerin, son cemaat yerlerinde namaz kılan halka, imamın tekbirlerini tekrar etmek üzere bulundukları çıkıntılı balkonlara verilen addır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEHLİL — İslâmiyetin tevhid akidesini hülâsa eden, ancak bir İlâh bulunduğunu, Onun da ancak ve ancak Allah (C.C.) olduğunu ifade eden Lâilâhe illâllâh sözünü tekrar etmek. (Bak: Tevhid … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEZKİR-İ MÜSELLEMÂT — Müsellematı, hakikat olduğu aşikâr bilinen şeyleri, hususları hatırlatmak, tekrar etmek.(Talim i nazariyattan ziyade tezkir i müsellemâta ihtiyaç var. S … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İBTİZAL — Çokluğu sebebiyle bir nimetin kıymetini bilmeyip, hor kullanmak. * Devamlı şeklide bir şeyi kullanmak. * Edb: Herkesin bildiği bir sözü tekrar etmek. (Mümtâziyetin zıddıdır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük