- tevakkuf etmek
- durmak, eğleşmek, eğlenmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
tevakkuf — is., esk., Ar. tevaḳḳuf 1) Durma, duraklama, eğleşme 2) Bağlı olma, ilgili olma Birleşik Sözler tevakkuf mahalli Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tevakkuf etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tevakkuf — (A.) [ ﻒﻗﻮﺕ ] durma. ♦ tevakkuf etmek durmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TELEKKÜ' — Tevakkuf etmek, durmak, duraklamak. * Bir işe dolaşmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
VİKAF — Tevakkuf etmek, vâkıf olmak, durmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
eğlenmek — nsz 1) Neşeli, hoşça vakit geçirmek Aklıma ne kadar kötü şeyler hücum ederse o kadar eğleniyorum. S. F. Abasıyanık 2) le Bir kimsenin herhangi bir kusuru veya zayıf noktası ile alay etmek Yalnız bunları sordu ve inan ki benimle eğlendi. M. Ş.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
eğleşmek — nsz 1) Oyalanmak, eğlenmek, tevakkuf etmek Hadi boş yere eğleşme. Git eşeğini ara. M. Ş. Esendal 2) Bir yerde oturmak, yaşamak, ikamet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikalanmak — sahiblanmak, mürebbilenmek meks, aram, tevakküf etmek, eylenmek, istirahat etmek, konak … Çağatay Osmanlı Sözlük
durmak — nsz, ur 1) Hareketsiz durumda olmak Motorlu su taşıtlarından biri de kanal rıhtımının tam bizim önümüze düşen bir noktasında demir atmış duruyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) İşlemez olmak, çalışmamak Bileğimdeki saat durmuş. A. Gündüz 3) Bir yerde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikleçmek — tevakküf etdirmek, meşgul ve sergerdan etmek, hayl etdirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük