yağma — 1. is. Yağmak işi 2. is., Far. yaġmā 1) Birçok kişinin zor kullanarak ele geçirdikleri malı alıp kaçması Yağma ve hırsızlıkla güvenlik ve huzuru bozmaktadır. F. R. Atay 2) tar. Akıncıların düşman topraklarına yaptıkları baskın, çapul 3) sf.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yağmâ — (F.) [ ﺎﻤﻐی ] talan, çapul. ♦ yağma eylemek talan etmek, yağmalamak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
alan talan etmek — 1) darmadağınık bir duruma getirmek, altüst etmek 2) yağma etmek, yağmalamak Çapulcular bütün köyleri alan talan etmişler … Çağatay Osmanlı Sözlük
İGARE — Yağma etmek, hücum etmek. * Teşvik etmek. Gayrete getirmek. Acele etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MENHEB — Yağma etmek. Yağma edecek yer … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
olcamak — yağma etmek, ganimet almak (olcaşmak) olcaş usulunu icra etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
karmalamak — yağma etmek, kapmak, yağmalamak. I, 433; II I, 354 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
üplemek — yağma etmek I, 284 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
İGTİNAM — Yağma etmek. Fırsatı ganimet bilmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yulumak — birine yardım etmek; birini yağma etmek, II I, 90, 91bkz: yol ıtmak, yoluşmak, yolutmak, yulıtmak, yuluşmak,yulutmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini