Batılı

Batılı
sf.
1) Batı ülkeleri veya batı bölgesi halkından olan (kimse), Garplı

Batılı uygarlık aydınları mutlaka gelişmeyle, ilerlemeyle ilgili bir akıma angaje olmaya itti.

- A. İlhan
2) Türkiye'nin batısında bulunan illerden olan (kimse)
3) Batı uygarlığını benimsemiş bulunan (kimse)

Batılı aydın olmanın kefareti olarak yaptığını söylemişti.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • DECL — Örtmek. * Devenin katranlanması. * Karıştırmak, yalan söylemek. Hakkı bâtıl; bâtılı hak diye göstermek. Anarşi çıkarmak. * Bâtılı hak gösteren. * Mübâlâgalı fâili; Deccaldır …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • FARUK — Hak ile bâtılı birbirinden ayıran. Haklıyı haksızı ayırmakta çok mâhir olan. (Hak ile bâtılı birbirinden tam ayırarak İslâmiyeti kabul ettiği ve islâm nurunu izhar ettiği ve imân ve küfrün arasını fark ve faslettiği için Hz. Peygamber (A.S.M.)… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ABACINATUS seu ABBACINATUS — apud Sanutum l. 3. part. II. c. 1. Qui (Henricus Dandulus Dux Venetorum) a Graecis forte abacinatus quasi visum amisit. Italis similiter Abbacinatus, est oculis privatus et excaecatus, praesertim per ferrum candens, aut pelvim ferream, velaeream… …   Hofmann J. Lexicon universale

  • Batılılık — is., ğı 1) Batılı olma durumu 2) Batı uygarlığını benimseme, Garplılık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Demirperde — is., öz. İkinci Dünya Savaşı sonrası soğuk savaş döneminde, batılı ülkelerin kendilerini Doğu Bloku ülkelerinden ayıran sınıra ve bu ülkelere taktıkları ad …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Garplı — sf., öz. Batılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Haçlılar — is., ç., öz., tar. XI. yüzyıl ile XII. yüzyıl arasında Batılı Hristiyanlarca kutsal yerleri Müslümanların elinden almayı amaçlayan seferlere katılanlar, ehlisalip …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hurra — ünl., Fr. hurrah Genellikle Batılı uluslarda hep bir ağızdan yaşa anlamlı destek vermek amacıyla kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Mağribî — 1. is., öz., Ar. maġribī Mağrip halkından olan kimse 2. sf., esk., Ar. maġribī Batılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sınırlanmak — nsz 1) Sınır çekilmek 2) Belli bir sınır içinde bırakılmak, belirlenmek Şairlerimizin duygu, düşünce dünyası, Batılı ustalarının dünyalarıyla sınırlanmıştır. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”