- bavul
- is., İt. baule
İçine eşya konulan ve genellikle yolculukta kullanılan büyük çanta
Bütün varımı yoğumu içine doldurduğum bavulumu bir küçük hamalın sırtına yerleştirdim.
- Y. K. BeyatlıBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bütün varımı yoğumu içine doldurduğum bavulumu bir küçük hamalın sırtına yerleştirdim.
- Y. K. BeyatlıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bavul ticareti — is. Gümrüksüz ve vergisiz ithaline izin verilen eşyayı yabancı ülkelerden satın alıp bavul veya çantalarla sınırdan geçirerek iç piyasada değerlendirme işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
On the Way to School — Theatrical poster Directed by Orhan Eskiköy Özgür Doğan Produced by … Wikipedia
saraciye — is., Ar. serrāciyye 1) Deri, muşamba vb.nden yapılan bavul, çanta cüzdan, kemer vb. ürün 2) Deri, muşamba vb.nden bavul, çanta cüzdan, kemer vb. ürün yapma işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
Laleli — (vom türkischen Wort für „Tulpe“) ist ein Stadtviertel im Zentrum von Istanbul. Ihren Namen verdankt der Stadtteil wie auch andere Quartiere der Stadt der hier stehenden Moschee: der Tulpenmoschee (türkisch Laleli Camii). Laleli ist als… … Deutsch Wikipedia
Lâleli — Laleli (vom türkischen Wort für „Tulpe“) ist ein Stadtviertel im Zentrum von Istanbul. Ihren Namen verdankt der Stadtteil wie auch andere Quartiere der Stadt der hier stehenden Moschee: der Tulpenmoschee (türkisch Laleli Camii). Laleli ist als… … Deutsch Wikipedia
bavulcu — is. Bavul yapan veya satan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
kilitli — sf. 1) Kilidi olan Kilitli bir bavul almak istiyorum. 2) Kilitlenmiş Bazen üst üste konulmuş bu kilitli sandıklar arasından bir tanesini, zamanı gelince sahibi gelir, açardı. A. Ş. Hisar Birleşik Sözler ağzı kilitli … Çağatay Osmanlı Sözlük
kösele — is., Far. gosāle 1) Ayakkabı tabanı, bavul, çanta yapımında kullanılan, büyükbaş hayvanların işlenmiş derisi 2) sf. Bu deriden yapılmış olan Kösele ayakkabı. Birleşik Sözler kösele suratlı kösele taşı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kösele… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saraç — is., cı, Ar. serrāc 1) Koşum ve eyer takımları yapan veya satan kimse 2) Koşum ve eyer takımlarını işleyen ve süsleyen kimse 3) Deri, muşamba vb.nden bavul, çanta yapan kimse Birleşik Sözler saraçhane … Çağatay Osmanlı Sözlük
ticaret — is., Ar. ticāret 1) Ürün, mal vb. alım satımı Ne ziraat ne ticaret için kâfi nüfus kaldı. F. R. Atay 2) Kazanç amacıyla yürütülen alım satım etkinliği Yolcuların çoğu çıkmış, artık ticareti dönüşe bıraktım. Y. K. Karaosmanoğlu 3) Bu etkinlikle… … Çağatay Osmanlı Sözlük