- gaflet etmek
- gaflette bulunmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gaflet — is., Ar. ġaflet Dalgınlık, dikkatsizlik, boş bulunma, aymazlık, dalgı, ihtiyatsızlık Birleşik Sözler gaflet uykusu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gaflet basmak gaflet etmek gaflete düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
heba etmek — boşuna harcamak, ziyan etmek Herkes eğlenirken pansiyonumda gaflet uykusuna dalıp hayatımı heba edebilir miyim? R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEAMÜS — Gaflet etmek. Câhillik etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEVEHHÜM-İ EBEDİYET — Ebedî yaşayacağını zannedip Allah ın emirlerinden ve âhiret için hazırlanmaktan gaflet etmek. Hiç ölmeyecekmiş gibi evhâm ile sâdece bu dünyayı ve dünya menfaatlerini düşünmek.(Dünyada, tevehhüm ü ebediyet hükmünce gaflet veya dalâlet… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEFAHUR — Fahirlenmek. İftihar etmek. Kendini iyi görüp, kusurdan gaflet etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TESAMUH — Hoş görme. Hoş görürlük. Birbirine kolaylık gösterme. Kayıtsız olma. Gaflet etmek. * İhmal etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
öylüşmek — kahül olmak, gaflet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
gafillik — is., ği Gafil olma durumu, gaflet Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gafillik etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
İBTAL-İ HİSS — Duygusunu battal etmek ve uyuşturmak.(Evet, şu elim elemi ve dehşetli mânevi azabı hissetmemek için ehl i dalâlet, ibtâl i his nev inden gaflet sarhoşluğu ile muvakkaten hissetmez. Fakat hissedeceği zaman kabre yakın olduğu vakit birden hisseder … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İLHA' — Boş şeylerle meşgul etmek. Gaflet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük