- heyecan vermek
- heyecan duymasına sebep olmak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
heyecan — is., Ar. heyecān 1) Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu 2) fel. Coşku Halk heyecan içinde. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller heyecan duymak heyecan vermek heyecana düşürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
velvele — is., Ar. velvele Gereksiz telaş, gürültü ve heyecan Çoktan böyle gürültü, kalabalık görmemiş, böyle velvele duymamıştı. M. Ş. Esendal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller velvele kopmak velveleye vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yazmak — 1. yar, ar Kök veya gövdeleri sonuna a ( e) eki almış fiillere gelerek yaklaşma bildiren birleşik fiiller oluşturur Düşeyazmak, öleyazmak. 2. i, ar 1) Söz ve düşünceyi özel işaret veya harflerle anlatmak Büyük bir heyecan, bir haz içinde şu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
soluğunu kesmek — bir şey çok heyecan veya korku vermek Adımı Türk Yurdu dergisinin kalın, kırmızı kapağında gördüğüm zaman sevinç soluğumu kesmişti. Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük