- ikram görmek
- ağırlanmak
Mal müdürü, vergi kâtibi, evkaf memuru gibi her zaman işinin düşeceği nüfuzlu adamlarla senli benli konuşur, odalarına uğradıkça başköşede ikram görürdü.
- R. H. Karay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Mal müdürü, vergi kâtibi, evkaf memuru gibi her zaman işinin düşeceği nüfuzlu adamlarla senli benli konuşur, odalarına uğradıkça başköşede ikram görürdü.
- R. H. KarayÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ikram — is., Ar. ikrām 1) Konuğu ağırlama 2) Bir şeyi armağan olarak verme, sunma Üstat, bunların ikram olduğunun farkında değildi. Ç. Altan 3) Alışverişte satıcının alıcıya yaptığı indirim 4) Sunulan şey Konuklarına ikramları çoktu. Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük