- bilgi toplamak
- değişik yer ve kaynaklardan sağlanan bilgileri bir araya getirmek
Sormuş, soruşturmuş, ailesi ve çevresine ilişkin bir sürü bilgi toplamıştı.
- A. İlhan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Sormuş, soruşturmuş, ailesi ve çevresine ilişkin bir sürü bilgi toplamıştı.
- A. İlhanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bilgi — is. 1) İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat 2) Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf Babası, önce ona, Mazlume ve ailesi hakkında birçok bilgi vermişti. H. E. Adıvar 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
İLTİKAT — Yere düşen şeyi almak. * Toplamak. Çeşitli kitaplardan bilgi toplamak. (Bak: Lükata … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
keşif kolu — is., ask. Düşmanın durumunu anlamak, arazi ve yollar hakkında bilgi toplamak için gönderilen kol … Çağatay Osmanlı Sözlük
iskandil etmek — 1) deniz derinliğini ölçmek 2) soruşturmak, araştırmak Evde kimsenin olmadığını telefonla iskandil ediyorlarmış diyor Bedri. O. Rifat 3) mec. bir işin içyüzünü araştırmak, bilgi toplamak 4) argo gözetlemek, çevreyi kollamak Cevizlerin altını… … Çağatay Osmanlı Sözlük