- müşahede etmek
- gözlemlemek
Burada, bir hakikati beraber müşahede etmeliyiz.
- Atatürk
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Burada, bir hakikati beraber müşahede etmeliyiz.
- AtatürkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
müşahede — is., Ar. muşāhede 1) Görme 2) Gözlem Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller müşahede altına almak müşahede altına alınmak müşahede etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlemlemek — i 1) Gözlemek 2) Dış dünyadaki bir şeyi iyi bilmek için dikkati onun üzerinde tutmak, müşahede etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ULUHİYET-İ MUTLAKA — Kayıt altında olmayan, mutlak uluhiyet. Ancak bir tek İlâhın mâbud oluşu.(Evet, nev i beşerin her taifesi birer nevi ibadetle fıtrî gibi meşgul olması ve sair zihayatın belki cemâdâtın dahi fıtrî hizmetleri birer nevi ibadet hükmünde bulunması ve … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RÜ'YET — Görmek, bakmak. İdare etmek. Göz ile veya kalb gözü ile görmek. * Akıl ile müşahede derecesinde bilmek, idrak etmek, tefekkür etmek, düşünmek. * Araştırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
sunmak — i, e, ar 1) Bir büyüğe veya nezaket gereğince bir kimseye bir şeyi vermek, yollamak, göndermek, takdim etmek Bu küçük hadiseyi devlet adamlarımıza bir müşahede olarak sunuyorum. B. Felek 2) Tanıtmak, bilgi vermek amacıyla çeşitli yöntemler… … Çağatay Osmanlı Sözlük