rast getirmek

rast getirmek
1) rast gelmesini sağlamak

Üç kurşun attı, ikisini rast getirdi.

2) kollamak, seçmek

Neşeli bir anında rast getirip dilediğimi söyledim, hemen kabul etti.

3) aranmakta olan bir şeyi veya kimseyi umulmadık bir yer ve zamanda bulmak
4) Tanrı, uygun getirmek, başarılı kılmak

Allah işinizi rast getirsin.


Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • rast — 1. is., müz., Far. rāst Klasik Türk müziğinde bir makam 2. sf., esk., Far. rāst 1) Doğru, düzgün 2) is. Tesadüf 3) is. Atılan şey hedefi vurma Birleşik Sözler rastgele Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller rast gele! rast gelmek rast getirmek rast… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • vurmak — e, ur 1) Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak Masaya vurmak. Birinin başına vurmak. 2) i Ses çıkarmak için bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca çarpmak Kapılarını vurmadan, kartını göstermeden, kademeye aldırmadan odalara… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • perişanlık vermek — perişan duruma getirmek, perişan etmek Kaç defa deve kafilelerinin bir at sesi yüzünden ortalığa perişanlık verdiğine rast geldim. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”