afiyetle

afiyetle
ağız tadıyla, keyifle

Cezveyi sürüyor, fincana boşaltıyor, kahveyi afiyetle içiyordu.

- S. F. Abasıyanık

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • afiyet — is., Ar. ˁāfiyet Hasta olmama durumu, sağlık, esenlik Allah daha ziyade afiyet versin. N. Cumalı Birleşik Sözler kemaliafiyet Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller afiyet bulmak afiyet olsun afiyet şeker olsun afiyet üzere olmak afiyetle …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ona buna — is. Herkese Ona buna kendisi için çağrılar düzenlettiğini, oralara gidip afiyetle sofraya kurulduğunu anlatmıştı. S. İleri Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ona buna dil uzatmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kazık yemek — aldatılmak, kazıklanmak O levhayı görünce istediği parayı verip afiyetle kazığı yiyerek çıkarsın. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”