- deve gibi
- 1) uzun boylu2) hantal
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
deve — is., hay. b. Geviş getiren memelilerden, boynu uzun, sırtında bir veya iki hörgücü olan, yük taşımakta kullanılan hayvan (Camelus) Birleşik Sözler deveboynu deve dikeni deve dişi deve döşlü deveelması devegözü … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşuluk etmek — deve kuşu gibi başını kuma sokup gerçeklerden uzak duracağını sanmak Bu harekete sadece şımarık gözü ile bakmak deve kuşuluk etmek olur. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşuluk — is., ğu Deve kuşu gibi olma veya davranma işi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller deve kuşuluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve dişi — sf. İri taneli (nar, mısır vb.) Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller deve dişi gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve nalbanda bakar gibi — alay hiç görmediği, bilmediği bir şeye bakar gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşu gibi (yüke gelince kuş, uçmaya gelince deve) — uygun şartlarda terslik çıkaran … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve dişi gibi — 1) iri görünüşlü 2) sıradan olmayan, tanınmış, güçlü … Çağatay Osmanlı Sözlük
deve kuşu gibi başını kuma sokmak (veya gömmek) — 1) bir tehlike, bir olay karşısında yararlı olmayacağı apaçık ortada olan kaçamak bir yola sapmak 2) başkalarını aldattığını sanarak kendisini aldatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ENİS(E) — (Üns. den) Dost, arkadaş, ünsiyet edilmiş olan. Alışılmış, kendisi ile ülfet edilmiş olan. Sevgili. * Sulu ve ağaçlı yerlerde bulunan ve sesi gayet hoş bir kuş. Çeşitli nağmelerde öter, kâh deve gibi kükrer ve at gibi kişner; insana alışır. *… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ABİL — Koyun, at ve deve gibi hayvanlara iyi bakan. * Çayırda otlayarak suya muhtaç olmayan hayvan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük