benek
Look at other dictionaries:
benek — bakırpara, I, 386 tane, habbe I, 386 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
BENEK — f. Atlas zemin üzerine sırma işlemeli bir çeşit kuma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ak benek — is., ği Gözün saydam tabakasında bir yara veya çıban sonucunda oluşmuş, görmeyi derece derece azaltan beyaz benek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sarı benek — is., ği, biy. Gözdeki ağ tabakasının ortasında bulunan ve cismin en belirgin olarak oluştuğu sarı renkli duyarlı nokta … Çağatay Osmanlı Sözlük
alak benek — alacalı … Beypazari ağzindan sözcükler
benghi — BENGHI, benghiuri, s.n. (pop.) Mic semn negru (natural sau artificial) pe obraz sau pe trup. ♦ (În superstiţii) Semn făcut pe fruntea cuiva ca să fie ferit de deochi. [var.: benchi, zbenghi s.n.] – cf. tc. b e n e k . Trimis de paula, 02.06.2002 … Dicționar Român
alacalamak — i Renk renk, benek benek boyamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
benekleşmek — nsz Benek benek durum almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
nokta — is., Ar. nuḳṭa 1) Çok küçük boyutlarda işaret, benek 2) Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret 3) Yer Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık. A. Haşim 4) Konu, konu ile ilgili önemli bölüm Genç adam, o… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ten — is., Far. ten 1) İnsan vücudunun dış yüzü, cilt Tene yapışıp benek benek su kabarcıkları dolan sert mayolar... R. H. Karay 2) esk. Vücut Tende can kalmadı. Birleşik Sözler ten fanilası ten rengi … Çağatay Osmanlı Sözlük