- yere yığılmak
- yere düşmek
Bu kadar insanın, bu kadar alçağın gözü önünde yere yığılmak istemiyordu.
- O. Pamuk
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bu kadar insanın, bu kadar alçağın gözü önünde yere yığılmak istemiyordu.
- O. PamukÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yer — is., gök b. 1) Dünya 2) Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân İzinsiz bir yere gitmek ne haddime? M. Ş. Esendal 3) Gezinilen, ayakla basılan taban Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
millenmek — nsz Akarsuyun getirdiği kumlu, çamurlu toprak bir yere yığılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kümelenmek — nsz Bir yere toplanmak, yığılmak Binbir kuş parlak yapraklı ağaçlara kümelendi. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEKÂVÜS — Bir yere cem olmak, yığılmak, toplanmak. * Sıkışmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TELEBBÜD — Birbiri üstüne yığılmak. * Bir yere gizlenip av gözlemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük