- elden kaçırmak
- elde edilebilecek bir şeyden türlü sebeplerle yararlanamamak
Cin yahut periler bu evi elden kaçırmamak için ne kadar hırçınlık etseler yeridir.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Cin yahut periler bu evi elden kaçırmamak için ne kadar hırçınlık etseler yeridir.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fevt etmek — yitirmek, elden kaçırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hebâ — (A.) [ ﺎﺒه ] boş. ♦ hebâ etmek yitirmek, yazık etmek, elden kaçırmak. ♦ hebâ olmak yitmek, yazık olmak, yok olmak. ♦ hebâya gitmek boşa gitmek, yazık olmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
xüçünek — kırlangıç dahi denilen benekli, güzel kokulu küçük kavun, y ılkıç I, 488 kaçırmak; kaybedilmek, yok edilmek,elden gitmek; yellen*iek. I, 253, 254; II I, 307 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini