- cubur
- kıl, keçi ve koyunun yünü; izdiham ve halabalık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
cubur
Look at other dictionaries:
çübür çebür — abur cubur, malın kötüsü ve değersizi I, 363 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
cubur — sb. == cover. Alys. 2359 … Oldest English Words
çübür — keçi kılı I, 363 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
abur cubur — is. 1) Yararı gözetilmeksizin rastgele yenilen şeyler Çocuklara abur cubur yedirmekten sakınılmalıdır. 2) sf. İşe yaramayan, boş Olumlu, verimli bir işe adayacağı zamanını, abur cubur işlere harcamak ağırlarına gider. H. Taner 3) zf. Yararsız bir … Çağatay Osmanlı Sözlük
ebür cübür — incir çekirdeğini doldurmaz … Beypazari ağzindan sözcükler
Sumpango — Bandera … Wikipedia Español
Timonowka — 53.20138888888934.316944444444 Koordinaten: 53° 12′ 5″ N, 34° 19′ 1″ O … Deutsch Wikipedia
abur cuburluk — is., ğu Abur cubur olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
adamak — i, e 1) Bir dileğin gerçekleşmesi amacıyla kutsal bir güce yönelik istekte bulunmak, nezretmek 2) mec. Kutsal saydığı bir şey uğruna kendini feda etmek, ant niteliğinde söz vermek 3) mec. Zaman ayırmak, tahsis etmek Olumlu, verimli bir işe… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağırına gitmek — onuruna dokunmak veya gücüne gitmek Zamanını abur cubur işlere harcamak ağırlarına gider. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
