- şakırdamak
- yağmur yağmak, bülbül hoş elhan etmek; sulu kazan, semaver, ibrik kaynamak
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
sakırdamak — nsz Korkudan veya soğuktan titremek … Çağatay Osmanlı Sözlük
şakırdamak — nsz Şakır diye ses çıkarmak Bursa da bir eski cami avlusu / Küçük şadırvanda şakırdayan su. A. H. Tanpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakırdama — is. Sakırdamak işi veya durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
şakırdama — is. Şakırdamak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük