- töpü
- kar furtunası, buran
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
topu — zm. Hepsi Sarf edilen gayretlerin topu, halkımıza turizmin önemini, yararlarını belletmeye yönelmiş görünüyor. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
topu topu — zm. 1) Tamamı, hepsi Bir o, bir ben zaten topu topu ikimizdik erkek olarak. H. Taner 2) zf. Aşağı yukarı, hemen hemen … Çağatay Osmanlı Sözlük
topu atmak — argo 1) iflas etmek Biz kim oluyoruz ki veresiye verelim, iki günde topu atarız. M. Ş. Esendal 2) sınıfta kalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
topu dikmek — 1) ayakla topu hızlı bir biçimde havaya doğru atmak 2) mec. ölmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
topu taca atmak — sp. 1) karşılaşmada topu yan çizgi dışına çıkarmak 2) mec. konuşulan konuyu saptırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
topu — (Qazax) kiçik qazan … Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti
duvar topu — is., sp. Özel bir odada tek veya çift kişiyle oynanan, topu bir raketle duvardaki belirli bölgeye atıp dönüşte çizgilerle belirlenmiş oyun alanına düşürme esasına dayanan bir oyun … Çağatay Osmanlı Sözlük
el topu — is., sp. Yedi veya on birer kişilik iki takım arasında yalnızca elle oynanan, topu karşı takımın kalesine atmaya dayanan oyun, hentbol … Çağatay Osmanlı Sözlük
iftar topu — is. İftar zamanını bildirmek amacıyla atılan top Vakit akşamdı, iftar topu atılmış, elektrikler yanmıştı. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
sahra topu — is., ask. Dağ topu gibi katır sırtında taşınmayıp atlarla çekilen top … Çağatay Osmanlı Sözlük