- biilaç
- sf., -cı, Far. bī + Ar. ˁilāc
1) İlaçsız, çaresiz2) zf. Umutsuz olarak
Kim bilir saat kaçlara kadar aç ve biilaç duracağız.
- S. M. AlusBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kim bilir saat kaçlara kadar aç ve biilaç duracağız.
- S. M. AlusÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
aç biilaç — zf. Sürekli aç ve bakımsız olarak Babaları öldü, zavallı çocuklar aç biilaç kaldılar … Çağatay Osmanlı Sözlük
aç — sf., çı, cı 1) Yemek yemesi gereken, tok karşıtı Aç ne yemez, tok ne demez. Divanü Lügati t Türk 2) is. Yiyecek bulamayan kimse Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de tam 23 saattir açım. Y. K. Karaosmanoğlu 3) mec. Gözü doymaz, haris Ne aç adam. 4)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilaç — is., cı, Ar. ˁilāc 1) Bir hastalığı iyi etmek veya önlemek için türlü yollarla kullanılan madde, em, deva 2) mec. Çare, önlem Birleşik Sözler aç biilaç kortizonlu ilaç kocakarı ilacı sinir ilacı uyku ilacı uyuz ilacı … Çağatay Osmanlı Sözlük