bir lahza

bir lahza
zf.
Kısa bir süre

Günlerden beri bir lahza yalnız kalmadım.

- R. N. Güntekin

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • lahza — is., esk., Ar. laḥẓa Zamanın bölünemeyecek kadar kısa bir parçası, an Top gürleyip oruç bozulan lahzadan beri / Bir nurlu neşe kapladı kerpiçten evleri. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler bir lahzada …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • LAHZA — Göz açıp kapayacak kadar kısa zaman. Bir an. En kısa zaman. Göz ucu ile bir bakış. Zaman …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • tokalaşmak — nsz, le Birbirinin elini sıkmak, el sıkışmak Yalnız rüyalarında birbirlerinden bir lahza ayrılıp tokalaşıyorlardı. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AN — En kısa bir zaman. Lahza. Dem. Cüz i bir zaman …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • an — 1. is., Ar. ān Zamanın bölünemeyecek kadar kısa parçası, lahza Birleşik Sözler anbean bir an eş anlı 2. is., hlk. İki tarla arasındaki sınır 3. is. Zihin An bulanıklığı. An yorgunluğu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baştan aşağı — zf. Tamamen Nasıl birden düşerse bir ağaca yıldırım / Beni baştan aşağı çarpar o lahza inme F. N. Çamlıbel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”