- çocuk oyunu
- is.
1) Çocukların oynadığı oyun2) mec. Basit ve sıradan bir olay veya durum
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çocuk — is., ğu 1) Küçük yaştaki oğlan veya kız Çocuğun bir sütninesi vardı. R. H. Karay 2) Soy bakımından oğul veya kız, evlat Anası olacak bir kadın çocuğu omuzundan yakalamış. B. R. Eyuboğlu 3) Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çocuk kalmak — büyümüş olmasına rağmen çocukça düşünceler taşıyıp çocuk gibi davranmak Araya araya bu oyunu mu buldun? Ayol sen sahiden çocuk kalmışsın. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
göt kazması — çocuk oyunu … Beypazari ağzindan sözcükler
götkazması — çocuk oyunu … Beypazari ağzindan sözcükler
oyun — is. 1) Vakit geçirmeye yarayan, belli kuralları olan eğlence Tenis, tavla, dama, çelik çomak, bale oyundur. 2) Kumar Bazıları oyun başından kalkar kalkmaz her şeyi unuturlar. P. Safa 3) Şaşkınlık uyandırıcı hüner Hokkabazın oyunu. Cambazın oyunu … Çağatay Osmanlı Sözlük
Хикмет Темель Акарсу — Hikmet Temel Akarsu Род деятельности: писатель, сатирик, драматург … Википедия
askercilik — is., ği 1) Askerci olma durumu 2) Bir tür çocuk oyunu … Çağatay Osmanlı Sözlük
beştaş — is. Beş tane taşla oynanan bir tür çocuk oyunu … Çağatay Osmanlı Sözlük
bezirgânbaşı — is. 1) Bir çocuk oyunu 2) tar. Padişahın kullanacağı çuha, bez, tülbent vb. eşyaları sağlamak ve bunları korumakla görevli kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
cicoz — is. 1) Cam veya toprak bilyelerle oynanan bir çocuk oyunu 2) Bu oyundaki bilyelerin her biri 3) ünl., argo Yok anlamında bir söz Bende para cicoz! … Çağatay Osmanlı Sözlük